We use “a” or “an”:
(“a” veya “an” kullanım şekilleri:)
– with jobs
(-mesleklerde)
Examples (Örnekler):
He is a designer.
(O bir desinatör.)
She is an architect.
(O bir mimar.)
-to talk about a person or a thing for the first time.
(- bir kişi veya bir şey hakkında ilk defa konuştuğumuz zaman.)
Examples (Örnekler):
They have a dog and two cats.
(Onların bir köpeği ve iki kedisi var.)
We use “the”:
(“The” kullanım şekilleri:)
– to talk about a person or a thing for the second, third, fourth, etc. time.
(-bir kişi veya şey hakkında ikinci, üçüncü, dördüncü, vs defa konuşulduğu zaman.)
Examples (Örnekler):
The dog’s name is Charlie.
(Bu köpeğin ismi Charlie.)
– when there is only one, or one in a particular place.
(-bir şeyin tek olduğu, veya o tek şeyin belirli bir yerde bulunduğu zaman.)
Examples (Örnekler):
The sun is shining today.
(Güneş bugün ışıl ışıl parlıyor.)
Please open the window.
(Lütfen pencereyi aç.)
– with superlative adjectives
(-üstünlük belirten sıfatlar ile.)
Examples (Örnekler):
She is the eldest daughter in the family.
(O ailenin yaşca en büyük kızı.)
He is the most famous singer in the world.
(O dünyanın en meşhur şarkıcısı.)
We don’t use an article:
(Tanımlık’ın kullanılmadığı durumlar:)
– to talk about people or things in general.
(-genel olara kişiler veya bazı şeyler hakkında konuşulduğu zaman.)
Examples (Örnekler):
Women are better at multi-tasking than men. (NOT the women or the men)
(Kadınlar çoklu görev konusunda erkeklerden daha iyiler. (“The women” yada “The men” şeklinde DEĞİL))
I love buying clothes. (NOT the clothes)
(Ben giyim eşyası almayı seviyorum. (“The clothes” şeklinde DEĞİL))
– for most cities and countries(-çoğu şehirler ve ülkeler için.)
Examples (Örnekler):
Tom and Jessica live in London. (NOT the London)
(Tom ve Jessica Londra’da yaşıyorlar. (“The London” şeklinde DEĞİL))
Pasta originated in China. (NOT the China)
(Makarna çin kökenlidir. (“The China” şeklinde değil))
NB: We use “the” with some countries: the UK, the USA, the Czech Republic, the Philippines
(NOT: “The” bazı ülkeler ile bağlantılı olarak kullanılır: the UK, the USA, the Czech Republic, the Philippines)
We use “the” in some fixed phrases: “go to the cinema”,”in the morning”,”at the weekend”, “the news”, etc.
(“The” bazı sabit ve birbiriyle bağlantılı cümle dizilimlerinde kullanılır: “go to the cinema”, “in the morning”, “at the weekend”, “the news”, vs gibi. (sinemaya gitmek, sabahleyin, hafta sonunda, haberler vs.))